AŞK
İş gitmekle bitse iyi. Dağınıklığın evin her yerine yayılmış. Oradan bir kağıt, buradan gözlüğün, tıraş bıçağın, kitapların derken toplamak günlerimi aldı. Üç büyük koli. Neyse ki eski evlerin gömme dolapları, tüm hayatı içine alacak kadar büyük. Karanlıklara atıyorum seni. Bir kahve yapıyorum. Koyu ve şekersiz. Sevdiğin gibi. İçimi yakan öfke nasıl dindi anlayamıyorum. Vazgeçmenin o şerbetli, ağır hüznüyle hafif bir uykunun kollarına bırakıyorum kendimi. Dehlizler tanıdık şimdi bana. Yıllardır indiğim gibi rahatça iniyorum dar ve kaygan merdivenlerden. Odalar, kapılar arasında bir oda, bir kapı. Kutulara sakladığım kolyeler, küpeler, yüzükler. Kendimi divana bırakıyor ve anlatmaya başlıyorum. Sırları olmayan kadına kimse aşık olmaz, biliyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder